Türkiye bir siyasal açmazın içinde...
Türkiye işini gücünü bırakmış "sıkmabaş" ın peşine takılmış, "demokrasi ve özgürlük" maskesiyle laik rejimin içi boşaltılıyor...
Cumhuriyetin kazanımları, devrim yasaları, demokratik ve hukuk devletinin vazgeçilmez ilkeleri ortadan kaldırılmak isteniyor...
AKP ve MHP el ele vermiş yürüyorlar...
Bazı dostlar şaşkın...
Onların umudu MHP ve Devlet Bey 'di...
İçeride ekonomik, sosyal sorunlar bir gecede unutuldu , din bezirgânları, tarikat şeyhleri AKP'ye ve MHP'ye sarıldı:
"Ha gayret, ilk adım atıldı , ikinci adım da gelsin!"
Mutlaka gelecek!..
İstedikleri olacak!..
İmanla imamı ayırt edemeyen bir toplum, kömür çuvalları ve erzak torbalarıyla avutulurken dinsel eksenli siyasal oluşum Türkiye 'ye egemen oluyor...
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan 'ı izlemeyi sürdürün...
Bir bilim insanı mı, yoksa AKP iktidarının her istediğini "emriniz olur" diye yanıtlayan bir bürokrat mı?
YÖK Başkanı 'nın sergilediği kişilik nedir , hep birlikte yanıt arayın!..
Üniversitelerarası Kurul üyelerine gözdağı veren, "Sizler türban konusuna karışmayın" diyen YÖK Başkanı değil midir?
Üniversitelerarası Kurul 24 Ocak 2008 'de yaptığı toplantıda YÖK üyeliğine Prof. Dr. Celal Şengör 'ün seçildiğini bildirmesine karşın, Yusuf Ziya Özcan yazıyı sumen altında tutuyor...
Kendisini "özgürlükçü" olarak niteleyen YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan'a soruyorum:
"Siz özgürlükten yana mısınız, yoksa baskıdan yana mısınız?"
****
Bugünlere nasıl gelindiğini çok yazdım...
12 Mart ve 12 Eylül faşist askeri darbeleri yobaz-tarikatçı-ırkçı kuşakların yetiştirilmesinde öncü oldu. Eğitim sistemi geriledi, Milli Eğitim Bakanlığı tarikatçıların eline geçti.
Türk-İslam sentezi Türkiye'nin resmi ideolojisine dönüştürülürken aydınlarımız gözlerini kapadı...
Zorunlu din dersleri, Kuran kursları , 70 bin cami ...
Güneydoğu' da PKK'ye karşı Hizbullah devlet tarafından eğitildi , faili meçhul cinayetlere yönlendirildi...
Bugün ortaya çıkan fotoğraf şudur:
" AKP ve MHP sıkmabaşı yasal hale getirerek dinsel bir sandıksal darbenin altyapısını hazırlıyor..."
AKP ve MHP Ege' den Akdeniz 'e; Trakya 'dan Doğu 'ya; Güneydoğu 'dan Karadeniz 'e dek tüm Türkiye'de toplumsal yapıyı dinselleştirmek amacındadır...
Zaten taban hazırdır...
Türk-İslam Sentezi 'yle Kürt-İslam Sentezi AKP'nin "Milli Götürüş Bahçesi" nde buluşursa hem Devlet Bahçeli hem de Tayyip Erdoğan bu işten "kârlı" çıkacaktır...
Herkes şunu bilmeli:
Laiklik olmadan demokrasi ve özgürlük olmaz !..
Demokrasiler yasaklarla değil yasalarla korunur...
Türkiye'de "sıkmabaş" yasağı yoktur, bu konuda yargı kararları vardır... Üniversite rektörleri bu kararlara uymak zorundadır.
Anayasa Mahkemesi 'nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 'nin kararları ortadadır...
AKP ve MHP yasalara meydan okuyor...
Fethullah Gülen ise ABD'den "demokrasi, laiklik, hukuk" fetvası veriyor...
Milyonlarca eğitimsiz kızımız, töre baskısında yaşayan kadınlarımız...
Susturulmuş kızlarımız...
14 yaşında 70 yaşındaki adamlara satılan kız çocuklarımız...
Türkiye 'nin ayrışmaya değil, tümleşmeye gereksinimi var...
Hikmet Çetinkaya