SEVGİLİ okuyucularım, bu yazı benim imzamla yazılmıştır ve noter belgesi hükmündedir. Şu andan itibaren herkese bu güvenceyi veriyorum.
İktidar karşıtı çok sayıda siyasetçi ve gazetecinin banka hesaplarına girildiğini, şantaj yapılacağını burada duyurmuştum. Üstelik hırsız şebekesinden kendi dosyamı da ele geçirmiştim. Önce benimkini yayınladılar.
Utanmazca, rezil, yalan yanlış rakam ve dandik bilgilerle!
Şimdi size o yayından bazı örnekler vereceğim. Lütfen dikkatle okuyunuz ve iktidar yandaşı şebekelerin, karşıtlarını nasıl yalanlarla yıpratmaya yeltendiğini görünüz. Yayının kapağı şöyle:
"Çölaşan’ın 9 milyon dolarlık banka hesapları."
Banka hesaplarımda bu miktar paranın bulunduğunu her kim kanıtlarsa, 9 milyon doların (!) tümünü kendisine bağışlayacağım.
Devam ediyoruz: "Ayrıca Çölaşan’ın Ziraat Bankası Gaziosmanpaşa şubesine(hesabına olacak!) 2004 yılında farklı zamanlarda Bank Of New York’tan 92 bin dolardan üç kez toplam 276 bin dolar havale edildiği ileri sürülüyor. Havalenin kimin tarafından yapıldığı belli değil."
Yalan. İftira. Ziraat devletin bankası. Araştırsınlar. Ne oraya, ne de bir başka bankaya ömrüm boyunca adıma yurtdışından gönderilmiş bir kuruş para yok. Ayrıca yurtdışında bir kuruş param yok, malım mülküm yok.
Eğer bu yazdıklarımın aksini kanıtlayacak biri varsa, paranın ve mülkün tamamını kendisine bağışlamayı kabul ediyorum.
***
Yazıdan bir başka alıntı. Aynen veriyorum: "Emin Çölaşan’ın Garanti Bankası’nda olduğu belirtilen hesaplarına göre, 2002-2004 yılları arasında toplam 4 milyon 698 bin dolar para girişi olmuş. Çölaşan’ın aynı bankadaki TL hesabının ise 565 bin YTL olduğu iddia ediliyor."
Öne sürülüyor, iddia ediliyor!.. Bu rakamları da, kanıtlayana bağışlıyorum.
Çamur devam ediyor: "...Ayrıca Yalova Kılıçköy’de 1316 adanın yarısı, 1317 adanın ise tamamı Emin Çölaşan üzerine kayıtlı."
Böyle bir malvarlığım olmadığına göre, bunu da bağışladım gitti.
Devam ediyoruz: "Ayrıca Tansel Çölaşan’ın Geyikdere köyünde 104 ada 1 parselde yazlığı bulunuyor." Yazlık dedikleri ev, deprem evi. 1999 depreminde Yalova’da yıkılan evimiz için devlet tarafından deprem mahallesinde yaptırılıp kurayla ve parasıyla verilen, sadece iki odadan oluşan ev!
Şimdi aynı yayından birkaç cümleyi daha okuyunuz. Şifre burada:
"(Banka hesaplarımızdaki) Para hareketliliğinin önemli bir kısmının AKP hükümeti döneminde, 2002-2004 yıllarında yaşanmış olması dikkat çekiyor... Çölaşan’ların 2002-2006 yılı hesap hareketliliği 9 milyon doların çok çok üzerinde."
Denilmek istenen şu: "Birileri AKP’yi eleştirsin diye Çölaşan’ın banka hesaplarına para yatırıyor!"
Size yalan dolu tezgáhı açıkladım. Sizce bu durumda benim banka hesaplarıma fareleri kim sokmuş olabilir! AKP mi? Asla! Maliye? Asla! Ya BDDK? Gerçi bu kurumun başkanı Tevfik Bilgin, yasadışı yollarla ele geçirilen dökümleri gördü ve hiçbir şey yapmadı ama yine asla!
Geriye kaldı Emniyet ve Genelkurmay!
***
Sevgili okuyucularım, iktidar karşıtı bir gazeteciye kurulan çirkin tezgáhı, komployu, utanç verici yalanları size kısaca aktardım. Bir kez daha söylüyorum. Yukarıdaki iddiaları kanıtlayan olursa, o miktarları kendilerine bağışlayacağım.
Üstelik kanıtlandığı takdirde sizlerden özür dileyip gazetecilikten ayrılacağım. İmzamla yazdığım ve bugün de milyonlarca kişi tarafından okunacak olan bu yazı, noter senedi hükmündedir.
İki gün önce yazmıştım, bir kez daha yazayım. Bugüne kadar gazetemden aldığım maaş, gazetem ve patronum tarafından belli zamanlarda verilen vergisi peşin yatırılan paralar, toplam satışı 800 bin’e yaklaşan kitaplarımın geliri, birkaç yıl öncesine kadar yaptığımız program karşılığı NTV’den aldığım para, açtığımız bazı tazminat davalarından kazanılan para ve iki kira gelirimizden başka herhangi bir yerden, herhangi bir kurum veya kişiden cebime girmiş, hesabıma aktarılmış bir kuruş yoktur. Her gelirimin vergisi kuruşu kuruşuna ödenmiştir. Yurtdışında param, off-shore veya başka banka hesabım, malım mülküm yoktur. Eşim kamu görevlisi, ben köşe yazarı kimliğimle mal bildirimi beyanımızı yasanın öngördüğü zamanlarda ilgili kurumlara düzenli olarak verdik.
Burada bir parantez açayım. Benim banka hesaplarımda 9 değil, 29 milyon dolar para da olabilirdi. Eğer o para yasal ve helal yolla kazanılmış olsaydı, kimi ilgilendirdi?
Bu iğrenç tezgáhı kuranlar şimdi sert kayaya tosladı. Ben alnı açık adamım. Yaşamım boyunca hiçbir açığım olmadı. Nice iktidarlar beni sülalem dahil araştırdı, hiçbir şey bulamadı. Şimdi karşıma bir amatör muhabirler korosu çıkardılar, onlar da fos çıktı! İktidarın haber kaynakları onlara ihanet etti, yanılttı, belki işletti ve başlarına iş açtı.
Komplo bitti, yalan tezgáhı çöktü. Ama sizler bir kez daha, oynanan utanmazca oyuna tanık oldunuz. Çeteler sadece silahlı olmuyor, terörü sadece onlar yaratmıyor. Vatandaşın banka ve tapu kayıtlarında emirle gezdirilen kravatlı çeteleri unutmayalım. Bundan sonrası yargı önündeki hesaplaşmada ortaya çıkacak.
EMİN ÇÖLAŞAN